MAALESEF OKUMUYORUZ   Bazen filmlerde görürüm de imrenirim. İnsanlar her fırsatta her ortamda kitap okuyor. Maalesef bizim ülkemizde kitap okuma oranı yok denecek kadar az. Bu konuda çoğu gelişmiş, hatta birçok gelişmekte olan ülkeden de gerideyiz kitap okuma konusunda.             Oysa okumak Allah’ın ilk emri Peygamberimize ilk vahiy oku diye gelmiştir. Okumadığımız için anlamıyoruz, anlatamıyoruz günümüzde teknolojinin en son imkanlarını kullanabilen her şeyi internetten arayan bir gençlik var. İnsanlar gazete bile alıp okumaya tenezzül etmiyor. İnternetten günlük haberleri okuyup geçiyor. Keşke bilseler her kitap bir yaşamdır, tecrübedir. Kitabı yazan yazar yaşamış olduğu hayatı, özlemleri. Zorluklar karşısında ayakta kalmayı anlatır kitabında. Kitaplar sayesinde görmediğimiz ülkeleri, insanlarını kültürlerini tanırız. Özellikle çocukların hayal dünyaları kitaplar sayesinde zenginleşir. Özellikle yapılan SBS ve LGS LYS sınavlarının sözel bölümlerinde yoruma dayalı sorular bolca çıkmakta. Günümüz toplumunda okuyan, sorgulayan ve yorumlayan insanlara ihtiyacımız var. Özellikle çocuklarımız ve gençlerimizi hayal dünyasından, yaratıcılıktan soyutlayıp tek düze bir kişilikten kurtarmalıyız. Okullarda öğretmenler evlerde anneler babalar bu konuda örnek olup çocuklara ve gençlere kitap okuma alışkanlığı kazandırmalıdır. Avrupa reform ve Rönesans hareketlerini matbaayı bulduktan sonra gerçekleştirmiştir. Matbaa sayesinde dünyadaki bütün kitaplar basılıp okutulmuştur. Bu sayede günümüzde bile kullandığımız birçok elektronik araç icat edilmiş ve geliştirilmiştir. Biz matbaa ile çok geç tanıştığımız için Avrupa ülkeleri ekonomi ve sanayide bizi geride bırakmışlardır. Oysa teknoloji imkanları gelişmiş bu sayede kitaplar ucuzlamıştır. Yeter ki biz okumak isteyelim.Kitaba ulaşmak çok kolay. Keşke diyorum düğünlerde kutlamalarda çiçek yerine kitap hediye edilse. Hem doğa zarar görmez hem de okuyan nüfusumuz artar. Gençlerimizde tek düze yaşamdan kurtulur. Oysa bilseler Jules Werne’nin Aya Seyahat adlı kitabı olmasaydı. Uzay çalışmaları bu kadar ilerler miydi. Kitaplar insanların hayal dünyalarını zenginleştirip birçok buluş ve icadın önünü açmıştır. Birde toplum olarak bizim bir aceleci tarafımız var başarı konusunda çok sabırsızız. Özellikle fayda konusunda çocuğumuza bir kitap aldık mı hemen eleştiriyoruz işte bu kitabı adlımda bir iki sayfa okuyup bıraktı diye. Ama şunu unutmayalım. O kitabı almasaydık hiç okumayacaktı. Unutmayalım eğitim iğneyle kuyu kazmaya benzer hemen sonuç vermez. Sabırlı olmayı gerektirir. Ne demiş bir düşünür “bir yıl sonrasını düşünüyorsan buğday ek 10 yıl sonrasını düşünüyorsan  ağaç dik 100 yıl sonrası için ise insan yetiştir” demiştir.             Bu konuda umutsuz olmamak gerekir bakarsınız okullarda öğretmenler evlerde anneler babalar çocuklarına iyi birer örnek olur da kitap okuyan bir nesil yetişir. Gençlerimiz ve çocuklarımız da tek düze yaşamaktan kurtulur.   Bayram YANDIM