 facebook
Evvel zaman içinde kalbur saman içinde pireler berber iken develer tellal iken ben babamın düğününde trampet çalarken peri padişahının kızı bir hastalığa yakalanmış. Kız umutsuz sarayın bahçesindeki ağaçlara bakıyormuş. Tabi mevsim sonbahar rüzgarlar esiyor. Her esen rüzgar ağacın yapraklarını birer birer koparıp savuruyor. prenses de her kopan yaprakla hastalığın biraz daha ilerlerdiğini hissediyor, ve umutsuz umutsuz ağaçtaki son yaprağında düşmesiyle öleceğine inanıyor. Bu sırada prensesi ziyaret eden sarayın ressamı genç kızı bir güzel dinlemiş. ve genç prenses ne kadar umutsuz olduğunu görmüş. günler böyle gelip geçerken ağaçta son bir yaprak kalmış. prenses bu yaprağında kısa zamanda düşüp rüzgarla sağrulup gideceğini sanıyormuş. fakat günler haftalar geçtikçe bu yaprak kopmuyor herşeye direniyormuş. bunu gören prenses de yaprağın bu direncine karşılık yaşamın ne kadar değerli olduğunu anlamış ve dalından kopmayan bu yapraktan güç almış. Yaşama dört elle sarılmış ve kısa sürede sağlığına kavuşmuş. tamamen iyi olan prenses bir gün bahçede dolaşmaya çıkmış ve dalından kopmayan bu yaprağın bir tenekeden yapıldığını görmüş ve bunu yapanın sarayın ressamı olduğunu anlayıp ona koşmuş. Yaşamını borçlu olduğu ressamla evlenip mutlu bir hayat sürmüş. onlar ermiş muradına biz çıkalım kerevetine bakalım başka insanların başına gelen hallere
Yazan:Bayram YANDIM  facebook
|