Bir Varmış Bir Yokmuş. Evvel Zaman İçinde Kalbur Saman İçinde. Pireler Berber İken Develer Tellal İken Ben Annemin Beşiğini Tıngır Mıngır Sallarken. Kaf Dağından Su İçerken Deli Dumrulun Yaptığı Köprüden Para Vermeden Geçerken Dedem Korkut Anlattı. Köyün Birinde Köyün Sığırlarına Çobanlık Yapan Bir Köse Varmış. Bu Köse Gayet Uyanık ,Gayet Sadık, Güvenilir Biriymiş Her Sabah Herkesin Dağarını Alır Akşama Kadar En İyi Otlaklarda Otlatır. Akşamleyin Geç Vakit Köye Döner Ve Herkesin Dağarını Tek Tek Sahibine Teslim Edermiş. Hiç Kimsenin Malına Zarar Vermez. Şayet Kazara Birinin Hayvanına Zarar Verecek Olursa Ne Yapar Eder O Malı Ödermiş. Köylü Kösenin Çobanlığından Gayet Memnun Onu Çok Sever Ve Ona Yetecek Kadar Para Verir. O Da Namerde Muhtaç Olmadan Yaşar Gidermiş. Yalnız Köyün Bir Muhtarı Varmış. Bu Muhtar Biraz İşgüzar Biraz Hasis Biriymiş. Her Olayda Bir Bit Yeniği Ararmış. Günler Böyle Geçip Giderken Bir Gün Köse Davarları Otlatırken Muhtarın Bir Danası Bir Yarda Bulunan Otu Yemek İçin Bir Kayanın Üstüne Çıkmış. Ve Kayadan Tutunamayıp Yuvarlanmış. Derenin Ta Dibine Düşmüş. Köse Dururmu Atlamış Arkasından Buzanın Ama Nafile Çoktan Ölmüş Buzağı. Köse Üzülmüş Ağlamış Ne Çare. Çıkarıp Bıçağı Yüzmüş Buzağanın Derisini Ve En Sonunda Dönmüş Köye Hemen Çıkmış Muhtarın Karşısına Muhtar Çatmış Kaşlarını Nerde Buzağım Nerede Diye Sormuş. Köse Ezilmiş Büzülmüş Nafile Muhtar Söz Dinlemez. Cebindeki Yenindeki Parayı Çıkarıp Vermiş Muhtara Nafile Yetmez Demiş Muhtar Aksi Gibi Köylü De Muhtarın Yanında. Köse Çaresiz Hiç Olmassa Satar Deriyi Tamamlarım Üste Kalan Parayı Diye Çıkmış Yola. Az Gitmiş Uz Gitmiş Dere Tepe Düz Gitmiş Altı Ay Gündüz Altı Ay Gece Gitmiş. Dönüp Ardına Bakmış Ki Bir Arpa Boyu Yol Gitmiş. Karşısına Bir Ev Çıkmış. Çalmış Evin Kapısını. Tanrı Misafiri Kabul Edermisiniz Demiş. Buyur Demişler Açmışlar Kapıyı Sonuna Kadar Önüne Bir Sofra Koymuşlar. Doyurmuş Bir Güzel Karnını. Hoş Sohbet Etmişler Tuvalete Gidecek Olmuş. Tuvalette Bir Adam Çıkmaz O Bekler Adam Çıkmaz En Sonunda Dayanamamış İtmiş Kapıyı Adam Yere Düşmüş Bakmış Köse Adam Ölü. Koşmuş Ev Sahiplerine Ölmüş Bu Adam Demiş. Onlar Da Sen Bize Bir İyilik Yap Altınlara Bağalım Demişler. At Gel Bu Ölüyü Bir Kör Kuyuya. Tamam Demiş Köse Almış Ölüyü Bindirmiş Bir Eşeğin Üstüne Git Bakalım Git. Bulmuş Bir Kör Kuyu Atmış Ölüyü İçine. Dönmüş Eve Altınları Almak İçin Ama O Da Ne. Tuvalette Bir Adam Daha. Evin Sahipleri Senin Ölü Geri Geldi Senden Önce Demişler. Köse Çaresiz Onu Da Almış Eşeğine. Atmış Gelmiş Kör Kuyuya. Yine Bakmış Ölü Yine Tuvalette Bekliyor. Onu Da Atmış Eşeğine. Koşup Kör Kuyuya Atmış Bu Böyle Sabaha Kadar Sürmüş. Sabaha Karşı Dönerken Köyün İmamı Denk Gelmiş Onu Ölü Sanıp Tutmuş Onu Da Kuyuya Atmış Yine Gelmiş Bakmış Ölü Yine Aynı Tuvalette Evin Sahipleri Al Bu Altınları Al Bu Ölüyü Ne Yaparsan Yap Demişler. O Da Bindirmiş Ölüyü Eşeğin Tepesine Düşmüş Yola. Az Gitmiş Uz Gitmiş Bakmış Karşıdan Bir Kervan Geliyor Seslenmiş. Kervanbaşı Kervanbaşı Babam Çok Hasta Ağır Yaralı Aman Dikkat Sür Kervanı. Tam Kervanın Yanından Geçerken Ürkütmüş Eşeği. Ve Eşek Ürkmüş.Hoplamış Zıplamış. Ölü Düşmüş Yere. Köse Başlamış Ağlamaya Vay Babam Benim Güzel Babam Seni Nerede Bulurum Ben Kervancılar Gelmiş Yanına Onlarda Ağlamış İnlemişler Ve Ne Kadar Altın İstersen Verelim Aff Et Bizi Demişler. Köse Ağlamaklı Razı Olmuş Bir Heybe Altına Ve Yine Düşmüş Yola.Hemen Gelmiş Köyüne. Muhtarın Karşısına Yeni Esvaplarla Çıkmış. Ne Kadar Değerliymiş Senin Buzağanın Derisi Kimse Kıymet Biçemedi. Heybeyle Altın Saydılar Elime Demiş. Bunu Duyan Bütün Köylüler. Kesmişler Hayvanlarını Yüzüp Derilerini. Yüklemişler Arabalara. Tutmuşlar Şehrin Yolunu. Şehre Yaklaşılınca Bir Koku Kaplamış Şehri. Hemen Kadının Adamları Kesmişler Yollarını. Çukur Kazdırıp Gömdürmüşler Bir Bir Derileri. Üstüne Üstlük Ceza Vermişler. Her Birine Kat Kat. Nihayet Dönebilmişler Köylerine Bir Bir. Ve Hemen Köseyi Bağlayıp Bir Güzel Döğmüşler Bir Çuvaın İçine Koyup Atmak İçin Dereye. İki Adam Tutmuşlar. Adamlar Köseyi Taşımaktan Yorulmuşlar Ve Bırakıp Bir Kenara. Uykuya Dalmışlar Köse Başlamış Çuvalın İçinden Ben Padişahın Kızını Almam Demeye. Bunu Duyan Bir Çoban. Hemşehrim Sen Ne Diyorsun Demiş O Da Hele Bir Çuvalın Ağzını Aç Demiş. Çoban Da Açmış Köse Beni Demiş Padişahın Kızıyla Evlendirmek İstiyorlar Ama Ben İstemiyorum. Onun İçin Beni Bu Çuvalın İçinde Padişahın Kızına Götürüyorlar Demiş. Buna İnanan Çoban Ben Padişahın Kızın Alırım Demiş Ve Girmiş Çuvalın İçine Köseye De Koyunlar Senin Olsun Demiş Bana Artık Lazım Değil.Neyse Uyanan Köylüler Köseyi Dereye Atmak İçin Çuvalın Yanına Gelmişler Çuvala Sopa İle Vurunca Çoban Alacağım Alacağım Padişahın Kızını Ben Alacağım Demiş Adamlarda Köse Ölürken Bile Kimlerle Uğraşıyor Demişler.Çobanı Atmışlar Dereye Dönmüşler Köye. Akşam Olmuş Önünde Koyun Sürüsü İle . Dönmüş Köse Köye Görenler Şaşmış İşe. Sormuşlar Köseye Bu İş Nasıl Diye. O Da Siz Beni Derenin Alçak Yerine Attınız. Daha Derine Atsaydınız Bu Kadar Daha Koyun Çeğirecektim. Sürüm Dahada Büyüyecekti. Demiş. Buna İnanan Köylüler Önde Muhtar Atmışlar Kendilerini Sırayla Derenin En Derin Yerine Suda Boğulurken Kırk Kırk Diye Ses Çıkarıyorlarmış. Görenler Kırk Yetmez Daha Fazla Koyun Toplayın Diyorlarmış. Böylece Muhtardan Ve Köylülerden İntikamını Alan Köse Mutlu Bir Şekilde Yaşamına Devam Etmiş.
   Yazan:Bayram Yandım